Norveç Bilim ve Teknoloji Üniversitesinden Profesör Audrey van der Meer liderliğinde yapılan araştırmanın sonuçları, “Frontiers in Psychology” mecmuasında yayınlandı.

12 ÇOCUK VE 12 YETİŞKİNİN TECRÜBESİ ÖLÇÜLDÜ

Araştırma çerçevesinde 12 çocuk ve 12 yetişkinin beyin aktiviteleri, ekrandaki yazıları dijital kalemle yahut klavye kullanarak not alırken elektroensefalografi (EEG) formülüyle izlendi.

ÖĞRENME VE HAFIZA BÖLGELERİ HAREKETLENDİ

Hem çocukların hem de yetişkinlerin beyinlerinde kalemle yazarken, hafıza ve yeni bilgi öğrenmeyle temaslı bölgelerde daha fazla hareketlilik tespit edildi.

“KALEM VE KAĞIT, BEYNİN ANILARLA BAĞINI GÜÇLENDİRİYOR”

Van der Meer, şu sözleri kullandı:

“Kalem ve kağıt kullanılması, beynin anılara tutunması için daha çok ‘kanca’ atıyor. Elle yazmak, beynin duyumotor kısımlarında çok daha fazla hareketlilik yaratıyor. Kalemi kağıda bastırırken, yazdığınız harfleri gördüğünüzde ve yazarken çıkarken sesi duyduğunuzda birçok duyu faaliyete geçiyor. Bu duyusal tecrübeler, beynin farklı kısımları ortasında bağlantı sağlıyor ve beyni öğrenmeye açıyor. Hem daha iyi öğreniyor hem de daha iyi hatırlıyoruz.”

Profesör Audrey van der Meer, tüm çocukların el yazısı eğitimi almaları gerektiğine inandığını kaydetti.

Ensonhaber