Diyarbakır’da yaşayan Zerin F., yaklaşık 3 yıl evvel M.F. ile evlendi.

Çift, evliliklerinin akabinde Antalya’ya yerleşti. Evliliğinin akabinde gebe kalan Zerin F., argümana nazaran hamileyken eşinden şiddet görmeye başladı.

Hamilelik sürecinde çocuklarının kız olduğunu öğrenen baba M.F., bu süreç içinde tekrar şiddet uyguladı.

GEBEYKEN BABA KONUTUNA DÖNDÜ

Zerin F., şiddete ve hakaretlere dayanamayarak baba konutuna sığındı ve burada bir kız çocuğu dünyaya getirdi. 2 ay baba meskeninde kalan Zerin F., aile büyüklerinin ortaya girmesiyle tekrar Antalya’ya eşinin yanına döndü.

ÇOCUK ERKEK OLMADIĞI DİYE ŞİDDET UYGULADI

Argümanlara nazaran yeniden M.F., erkek çocuğu olmadığı için şiddet ve hakaretlerine devam etti. Fırsat bulup tekrar Diyarbakır’a dönen Zerin F. eşine boşanma davası açtı.

Boşanma davası sürerken mahkeme çocuğun süreksiz velayetini anneye verip babaya da haftada 2 sefer 2’şer saatlik çocuğu görme hakkı verdi.

Baba M.F., ikinci görüşmesinde eşinin köydeki meskenlerine ticari taksiyle giderek çocuğu alıp kaçtı.

ÇOCUĞU ALIP KAÇTI

24 gündür 7 aylık bebeği Reyhan F.’den haber alamadığını öne süren anne Zerin F., sütü kurumasın diye sütünü pompaladığını belirterek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a seslenip çocuğunun bulunmasını istedi.

24 yaşındaki Zerin F. 2019 yılında evlendiğini ve 1 ay sonra gebe kaldığını, hamileliğinin 3’üancü ayında tabiplerin çocuğunun sıhhati için bir ekip testler istediğini söyledi.

“HAMİLEYKEN ŞİDDET UYGULADI”

Eşinin bunu duyduktan sonra çocuğa bir şey oldu kuşkusuna düştüğünü belirten Zerin F., “Çocuk engelli, özürlü diye sen bu çocuğu doğurmayacaksın diyordu. İstediğin kadar ağla, gerekirse seni sürükleye sürükleye götüreceğim, o çocuğu alacaksın. Özürlü çocuk istemiyorum diyordu. Hastaneye gittik test aldılar. Çocukta rastgele bir sorun yok. Çocuğun sıhhati çok yerindeydi. Daha sonra iş cinsiyete geldi. 5’inci ayında çocuğun kız olduğunu öğrendik. Eşim bunu duyduktan sonra telefondan bana hakaret, küfürler yağdırarak, telefonu yüzüme kapattı. Konuta geldim meskende birebir formda. ‘Gözümün önünden git, bana daha bir erkek çocuk veremiyorsun. Ben kız çocuk istemiyorum, çocuğu aldıracaksın’ diyordu. Hamilelik sürecinde daima hakaret, küfür, şiddet fizikî ve ruhsal olarak baskı gördüm eşimden. 7 aylık gebeyken bu adam tekrar şiddet uyguladı.

“ÖLÜMLE TEHDİT EDİYORDU”

Bana şiddet uygularken ben daima karnımı tutuyordum. Yüzüme gelsin, lakin karnıma gelmesin, çocuğuma bir ziyan gelmesin diye. Çocuğumu burada doğurdum. Çocuğum 2 aylık olduktan sonra aile büyükleri ortaya girdi. Barıştırdılar bizi. Tekrardan Antalya’daki konutumuza döndük. Ortada birkaç gün geçti bu adam tekrardan şiddet uygulamaya başladı. Tekrar çocuk problemine geldi. ’Erkek çocuk doğuracaksın, ikinci çocuk kız olursa ben masraf evlenirim erkek çocuğumun olması için’ dedi. Ben de tekrar ailemin meskenine geldim. Boşanma davası açtım. Boşanma davası açtığım için bu adam daima beni tehdit ediyordu. ‘Ya ailenden biri ölür ya çocuğu verirsin, ya konutuna gelirsin’ diye daima tehditler savuruyordu.” dedi.

“2 SAAT GÖRME HAKKI VERİLDİ”

Boşanma davası sürecinde çocuğun süreksiz velayetinin kendisine verildiğini kaydeden Zerin F., “Babanın, yalnızca haftada 2 gün, cumartesi ve salı günler yalnızca 2 saatliğine görme hakkı vardı, alma hakkı yoktu. Daha evvel geldi, çocuk durmadığı için bana getirdi. Anneme saldırdı, hakaret etti bize. Ortadan bir ay geçti. Tekrardan çocuğu görme mazeretiyle geldi. Ben çocuğu hazırladım, ona verdim. Bu kadar olaya karşın ben birden fazla tekrar ondan saklamadım. Bu adam çocuğumu alır almaz, ticari taksiye binip kaçtı. İkinci görüşmeden sonra 23 Şubat tarihinde saat 18.00’da çocuğu görme mazeretiyle çocuğu kucağına alır almaz ticari taksiyle kaçtı. O günden sonra bu çocuktan hiç haber alamadık. Çocuğum şimdi 7 aylık. Çocuğu sütten keserek bu türlü plan yaptı. Biz sonradan ticari taksiyi fark ettik. Taksici bu adamı Bismil’e bıraktığını söyledi. Ben savcılığa gittim, dilekçe verdim. Savcıyla görüştüm savcının bayan olmasına karşın bu bayan beni takmadı. Her gün süt pompalıyorum, sütüm kurumasın diye. Bu adam bu çocuğu sütten keserek en büyük acıyı yaşattı. Gittiğimiz her yere onlara haber veriyorlardı. Buradalar, polis geldi diye. Onlarda bir formda kaçmayı başarıyordu. Aile Çalışma ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığına sesleniyorum, lütfen sizden tek ricam duruma el attın. Ortada 7 aylık, anneye muhtaç bir çocuk var. Bebek ağladığı vakit bir kezinde ağzına çarşaf sıkıştırdı. Çocuk büyüdüğü vakit kendi kararı. O kimi isterse orada kalır. Ben buna hiçbir biçimde pürüz olamam esasen.” diye konuştu.

Ensonhaber